EY SAĞDUYU, SAKIN GİTME! ÜLKEMİN SANA İHTİYACI VAR!..

EY SAĞDUYU, SAKIN GİTME! ÜLKEMİN SANA İHTİYACI VAR!..

Gözünü Esad bürümüş bir zihniyet tarafından Ortadoğu bataklığının kenarına kadar sürüklenen Türkiye, şimdi de Cumhurbaşkanı ve Hükümetin canı gönülden desteklediği 2 Ekim tezkeresi sayesinde o bataklığa yuvarlanmak üzere!..

AKP iktidarının güzide yöneticileri, Güneydoğu Anadolu’muzda görev yapan Gevaş İlçesi Cumhuriyet Savcısı’nı bile yolda durdurup sorgulayacak kadar fütursuzlaşan bir avuç eşkiyaya dahi söz geçiremezken, şimdi de bizi sınırlarımızın dışındaki bir savaşa sokmaya hazırlanıyor.

Onların gözünde at gözlükleri olduğu için, böyle bir savaşa girmenin Ülkemizde yaratacağı kaosu ve neler kaybedeceğimizi ön göremiyorlar.

Pek çok savaş senaryosunu zaten gazetelerden okumuşsunuzdur, bir ihtimali de ben ilave edeceğim.

Türk Askeri Suriye sınırından içeri adımını attığı andan itibaren Rusya ve İran, müttefikleri olan Suriye ile birlikte saf tutacak ve bize cephe alacaklardır.

NATO şemsiyesi bizi bu iki eski dost ve komşu ülkenin silahlı saldırısından koruyabilir ama nesiller boyu sürecek bir düşmanlığın tohumlarını atmaya ve ekonomimizde yaratacakları depreme engel olamaz!

En çok ihracat yaptığımız ülkeler arasında bulunan Rusya ve İran, ilk tepkilerini doğal gaz ve petrol vanalarını kapatarak gösterecekler ve böylece kış ortasında Halkımızı soğuğa ve elektrik kesintilerine mahkum edeceklerdir.

Yaratacakları bir enerji darboğazı ile sanayimizi durma noktasına getirecekler ve üstüne bir de ithalat boykotu yaparak ihracatımızı da donduracaklardır!

Ayrıca her yıl beş milyondan fazla turist gönderen bu iki ülkeden mahrum kalacak turizm sektörümüzün yaşayacağı çöküntüyü de göz ardı etmemek gerekir.

Bu ve benzeri olasılıkları çoğaltmak mümkün ama gayem karamsar tablolarla içinizi karartmak değil, sadece şunu vurgulamak istiyorum;

Ülkemizin zaten kırılgan olan ekonomik yapısı nedeniyle, böyle bir savaşın yükünü kaldıracak bir güce sahip değiliz!

Sadece, son günlerde Hükümetin ekonomi kurmaylarının da itiraf ettiği gibi, işsizlik/enflasyon/döviz kuru ve gayri safi milli hasıla rakamlarının her yıl, sürekli olarak hedeflerin gerisinde kalmasına ve üç yıldır 150 milyar Dolar seviyelerinde çakılı kalan ihracatımıza bakmak bile, Türkiye Ekonomisinin böyle bir savaşa hazır olmadığını anlamanıza yetecektir!

İşte bu yüzden, her geçen gün iyice dipsiz bir kuyuya ve amansız bir bataklığa dönüşen Ortadoğu’nun güzel Ülkemizi yutmasına fırsat verecek her türlü hatalı stratejiden uzak durması için Hükümetimizi uyarmak bir Vatandaşlık görevidir.

BEN DE TESTİ KIRILMADAN UYARIYORUM!

MEHMETÇİK SURİYE BATAKLIĞINA ADIM ATMAMALIDIR!

“YURTTA SULH, CİHANDA SULH!” DİYEN ATATÜRK’ÜN ORDUSU’NA DA BU YAKIŞIR!

* * *

Kanla beslenen IŞİD canavarına gelince…

3 yıl önce, can ciğer, kuzu sarması olduğu kardeşi (!) Esad’ı bir anda silerek, “yakında ‘Esed’ devrilecek, ben de Şam’daki Emevi Camii’nde Cuma namazı kılacağım!” diyen zamanın Başbakanına; arada bir hatırlatmak lazım; “sizin bunu söylediğiniz günden bu yana 112 tane Cuma geçti” diye, çünkü Beşar Esad hala Suriye’nin başında.

Aynı zihniyetin koynunda beslediği yavru yılan IŞİD ise, bu süre içinde serpildi, kobra yılanı oldu…

Pentagon adına açıklama yapan sözcü Tuğamiral John Kirby; “IŞİD’le savaş uzun yıllar sürecek” diyerek, bu yılanın başının kolay ezilemeyeceğini itiraf etti.

Her ne kadar bir İslam Devleti kuracağını iddia etse de, Amerika, İngiltere, Almanya, Fransa, İsveç, Avusturya ve diğer Batılı ülkelerden binlerce Hıristiyanı da saflarına katan IŞİD’in, El Kaide’ye yakıştırıldığı gibi sıradan bir “İslami terör örgütü” sayılamayacağı kesin!

IŞİD canavarının sadece Irak ve Suriye’de kafa kesmekle iktifa etmeyip, yakında Türkiye, Avrupa, Rusya ve başka coğrafyalarda da can almaya başlayacağını yazan haberleri hafife almak yerine tedbir almak daha evladır, aksi halde ileride telafisi imkansız pişmanlıklar yaşanabilir! Aman dikkat!

* * *

Son olarak “çözüm süreci” safsatasından söz etmek istiyorum…

AKP’nin bize yani diğer (!) yüzde 50’ye asla yutturamadığı çözüm sürecinin, aslında bir safsata olduğu iyice günyüzüne çıktı.

Artık kreşlerdeki çocuklar bile kendilerini o akil adamlardan daha az akilli (!) kabul etmiyorlar, çünkü kafasına türban takamadıkları bir tek onlar kaldı!

İktidarın marifetiyle acze düşürülen Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile müzakere masasına oturma başarısını ve cüretini gösteren İmralı’daki bebek katili ve onun tescilli terör örgütü PKK gerçek yüzlerini bir kez gösterdiler.

PKK’nın sadece birkaç günde şehirlerimizi nasıl yangın yerine çevirdiği, 40’tan fazla can aldığı, kendine yakışır kahpelikteki saldırılarla bize yine Şehitler verdirdiği ve Olağanüstü Hal ilanı bile o yangını söndürmeye yetmediği için can kaybının devam ettiği ortada.

Ancak tehlikenin daha büyüğü, arkamızdan sinsice yaklaşıyor!

Türk Milletinin kanına dokunacak eylemler başlatan PKK, Bayrağımızı ve Atatürk heykellerini yakıp, yıkarak, Milletimizin kırmızı çizgilerini alenen ihlal etmiştir.

Bilinçli yapılan bu saldırıların, Türk-Kürt düşmanlığı yaratarak Halkı bölmeyi amaçladığını anlamamak için Ankara’da politikacı olmanız lazım!

İç ve dış düşmanlarımızın ortaklaşa tezgahladığı bu tehlikeli oyuna gelmemek için, Milletimizin sağduyulu olmaktan başka seçeneği yoktur!

Şu tarihi gerçek unutulmamalıdır ki, Kurtuluş Savaşı’nda yedi düveli dize getiren Türk Milletinin muhtaç olduğu kudret, damarlarındaki asil kanda hala mevcuttur!

Hem Türkler, hem de kendini büyük Türk Milleti’nin ayrılmaz bir parçası kabul eden Arnavutlar, Boşnaklar, Ermeniler, Gürcüler, Kürtler, Lazlar, Süryaniler, Yahudiler ve diğer azınlıklara mensup Müslüman ve gayrimüslim tüm KARDEŞLERİMİZ, gerektiğinde o asil kandaki kudreti yine kullanır ama bunu kardeş kanı dökmek için yapmaz, asla yapmaz!

Sadece Çanakkale’de Şehit olan doktorlarımızın yaklaşık üçte birinin gayrimüslim olması bile, benim bu inancımın sağlam bir temele oturmakta olduğunun kanıtıdır.

Tüm Şehitlerimizi rahmetle anıyor, Ülkemizin başında dolaşmakta olan kara bulutların bir an önce dağılmasını yürekten diliyorum.

Selam ve sevgilerimle.

Zafer KARADAĞ
www.harclik.net
12 Ekim 2014, Şanghay

ZaferKaradag hakkında

www.harclik.net www.karya.biz www.gen-turk.com Email: zaferkaradag@gmail.com Cep / Whatsapp: +86-131-2753 7434 Skype / Wechat: zaferkaradag
Bu yazı Yazılarım kategorisine gönderilmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

EY SAĞDUYU, SAKIN GİTME! ÜLKEMİN SANA İHTİYACI VAR!.. için 1 cevap

  1. Geri izleme: Savaşa ‘HAYIR’ !! | YERELCE

Yoruma kapalı.